Malkoç: Otomobillere ruh kazandırıp, araçları yaşam alanına dönüştürüyoruz!

Dizaynvip olarak üst segment araçlar tasarımında 35 yıllık bir deneyime sahipsiniz. Bu süre zarfında sektörde ne gibi değişimler gözlemlediniz ve şirketiniz bu değişimlere nasıl adapte oldu?

Dizaynvip olarak, 35 yıllık bir deneyime sahip olmamızın bize sektördeki değişimleri gözlemleme ve bu değişimlere hızlıca adapte olma avantajı sunduğunu söyleyebilirim. Başlangıçta, otomobil tasarımında estetik ve işlevselliği birleştiren yenilikçi çözümler ön planda değildi. O zamanlar, araçlar daha çok ulaşım aracı olarak düşünülüyordu. Ancak zaman içinde otomobiller sadece birer araç olmaktan çıkıp, kişilik kazanmaya başladı. Bu noktada biz, otomobillere ‘ruh kazandırma’ vizyonumuzu benimseyerek, araçları adeta bir yaşam alanına dönüştürmeyi hedefledik.

Dtec ile gerçekleştirdiğiniz ortaklıkla araçlarınıza entegre ettiğiniz “Dtec Assistant” teknolojisi hakkında daha detaylı bilgi verebilir misiniz? Bu yapay zekâ asistanı kullanıcılara ne tür yenilikler sunuyor?

Sesle mekaniğe komut verdiğimiz, cevap aldığımız ve araçla duygusal bağ kurduğumuz teknolojiyi zaten uyguluyorduk. Şimdi bunu yapay zekâ ile birleştirip, saniyenin 4’te 1’inde 100 bin siteyi birbiriyle kesiştirerek en doğru bilgiyi alıyoruz. Örneğin; bir Japon konuşacak ve ben Türkçe duyacağım. Ben Türkçe konuşacağım, o Japonca duyacak. Anlık olarak çeviri yapıp, insanların karşılıklı olarak iletişim kurmasına olanak sağlayacağız. DTEC sadece bir yapay zekâ değil, Türkiye’nin otomotiv sektöründe ne kadar ileri bir noktaya geldiğinin ve dünya çapında lider teknolojiler geliştirdiğinin de kanıtı. Kablolama, yazılım, teknoloji, yapay zekâ, ses ve konuşma sistemleri, kısacası bir aracın tüm dijital yapısını yöneten bir sistem. Sadece bir araçta değil, hayatın her alanında kullanılabilir. Bu teknoloji ile aracınızı, evinizi, ofisinizi, garajınızı aklınıza gelebilecek her yerde kullanmak üzere teknoloji asistanınız olarak düşünün. DTEC tamamen yerli ve milli, Türk mühendislerin geliştirdiği, doğal dil işleme (NLP) yetenekleri kendine ait olan bir sistem. Bu durum, Türkiye’nin teknoloji alanındaki yeteneklerini ve potansiyelini gözler önüne seriyor. Uluslararası standartlarda mühendislik ve Ar-Ge çalışmalarını yürüterek, yerli üretimi ve inovasyonu teşvik etmeyi hedefliyoruz.

Yapay zekâ ve Web3 teknolojilerinin üst segment araçlar tasarımına entegrasyonu, müşteri deneyimini nasıl dönüştürüyor? Bu teknolojilerin sunduğu avantajlar nelerdir?

Dtec, yapay zeka, blok zinciri, Web3 ve IoT teknolojilerinde uzman bir ekip tarafından yönetiliyor ve bu ekip, bağlantılı araçlarla etkileşimi dönüştürme vizyonuyla hareket ediyor. Ekip üyeleri, otomotiv ve teknoloji sektörlerinde çığır açan deneyimlere sahip liderler, Web3 ekonomistleri ve yapay zeka mühendislerinden oluşuyor.

Bu iş birliği sayesinde Dtec’in yapay zeka destekli araç asistanı Dtec Assistant (DtecA) ve IoT ekosistemi DİZAYNVIP’in özel araç projelerine entegre edilecek. Bu yenilikçi çözümler, araçlarda veri güvenliği ve kullanıcı gizliliğine öncelik verirken, blok zinciri teknolojisi sayesinde şeffaf bir ekosistem sunuyor. Kullanıcılar bu sayede, gelişen bir dijital mobilite sisteminin parçası olmaya davet ediliyor.

Dtec ile olan iş birliğinizin, Dizaynvip’in global pazardaki konumuna nasıl bir etkisi olmasını bekliyorsunuz? Bu ortaklık uluslararası alanda yeni fırsatlar yaratacak mı?

Dtec ile olan iş birliğimiz, Dizaynvip’in global pazardaki konumunu çok daha ileriye taşıyacak bir adım. Bu ortaklık, sadece teknolojik bir gelişim değil, aynı zamanda Türkiye’nin otomotiv sektöründeki liderliğini pekiştiren bir adım. Dtec’in sunduğu yapay zeka ve Web3 teknolojileri, araçlarımıza katılan yeni özelliklerle birlikte, müşteri deneyimini tamamen dönüştürmekte. Bu da bize uluslararası alanda ciddi bir avantaj sağlayacak.

Geliştirdiğimiz teknolojiler, sadece Türkiye’de değil, dünya çapında dikkat çeken ve takip edilen projeler haline gelecek. Özellikle otomotiv endüstrisinin geleceğine yön verecek olan dijitalleşme ve bağlantılı araç sistemlerine olan talep, Dizaynvip için büyük fırsatlar sunuyor. Dtec ile olan bu ortaklık, sektördeki en son yenilikleri uygulayarak global pazarda daha geniş bir kitleye hitap etmemizi sağlayacak. Bu ortaklıkla, sadece araç dönüşümü değil, yeni mobilite çözümleri ve teknolojik ekosistemler oluşturarak dünya çapında güçlü bir iz bırakacağız.

Araç içi yapay zekâ asistanlarının veri güvenliği ve kullanıcı gizliliği konularında ne tür önlemler alıyorsunuz? Blok zinciri teknolojisinin bu alandaki rolü nedir?

Araç içi yapay zeka asistanlarının veri güvenliği ve kullanıcı gizliliği bizim için en öncelikli konulardan biri. Teknolojik gelişmeler ne kadar hızlı ilerlese de, bu ilerlemenin arkasında güvenlik ve gizlilik en önemli temelleri oluşturuyor. Biz de bu bilinçle, araçlarımızda kullanılan her veriyi titizlikle koruyoruz. Dtec ile olan iş birliğimiz sayesinde, yapay zeka asistanlarımız, kullanıcıların verilerini yalnızca gerektiği şekilde ve güvenli bir ortamda kullanıyor. Blok zinciri teknolojisi, bu güvenliği sağlamak adına kritik bir rol oynuyor. Blok zinciri, veri şeffaflığı ve değiştirilemezliği sağlarken, aynı zamanda kişisel verilerin güvenli bir şekilde saklanmasına olanak tanıyor. Araçlarımızda kullanılan veriler, blok zinciri teknolojisiyle güvenli bir şekilde şifreleniyor ve sadece yetkilendirilmiş kullanıcılar tarafından erişilebiliyor.

Dizaynvip olarak, üst segment araçlar tasarımında estetik ve işlevselliği nasıl dengeliyorsunuz? Müşteri taleplerini karşılarken hangi kriterlere öncelik veriyorsunuz?

Dizaynvip olarak, üst segment araçlar tasarımında estetik ve işlevselliği mükemmel bir dengeyle harmanlamak en büyük hedefimiz. Tasarladığınız aracın bir zamanı olmamalı. Otomobillere ruh kazandırma işini, onları sadece birer ulaşım aracı olmaktan çıkarıp, birer kişilik haline getirmek olarak tanımlıyorum. Dönüştürdüğümüz otomobillerimiz Avrupa’nın en iyileri arasında gösteriliyor. Türk mühendisler ve ustaları tarafından yapılan araçlarımızda, kullandığımız teknoloji ve tasarımı hiçbir otomobil firması kullanmıyor. Müşterilerimizin hayalleri doğrultusunda, ilk aşamada onlarla derin bir görüşme yaparak, ne tür bir deneyim aradıklarını anlamaya çalışıyoruz. Kişiselleştirilmiş özellikler, teknolojik yenilikler ve estetik dokunuşlarla her araç, sahibinin karakterine uygun hale geliyor. Üst segment araçlar, bizim ana odağımız ama özel ihtiyaçları olanlar, tutkularını araçlarına yansıtmak isteyenler de bizlere başvuruyor. Örneğin, klasik araç tutkunları, farklı işlevsel ihtiyaçları olan kişiler, hatta sporcular, tasarımlarımızda farklı özgünlükler ve özellikler arıyorlar. Her projede, müşterinin talebinden yola çıkarak bir hikâye yaratıyoruz.

Yapay zekâ destekli araç teknolojilerinin geleceği hakkında ne düşünüyorsunuz? Dizaynvip olarak bu alanda başka hangi yenilikleri hayata geçirmeyi planlıyorsunuz?

Yapay zeka günümüzde, ucu bucağı olmayan yeni bir dünyanın kapısını aralıyor. Otomobil sektöründe yansımalarını görmeye başladık ve bu durum daha da ilerleyecek. Yapay zeka ile yönetilen teknoloji geliştirmek kolay bir sorumluluk değil. Yapay zeka destekli araç teknolojilerinin geleceği, otomotiv sektöründe devrim niteliğinde bir dönüm noktası yaratacak. Bugün gördüğümüzün çok ötesinde bir geleceğe doğru ilerliyoruz; araçlar sadece birer ulaşım aracı olmakla kalmayacak, aynı zamanda kişisel asistanlarımız, sürüş deneyimimizin ayrılmaz bir parçası haline gelecek. Yapay zeka teknolojileri, araçların sürüş dinamiklerini, güvenliğini, konforunu ve kişiselleştirilmesini optimize etmek için çok önemli bir rol oynuyor. Dizaynvip olarak yakın zamanda sesli komutların yanı sıra, araçlarımızın sürücüyü ve yolcuları daha iyi anlayabilmesi, ruh haline göre ayar yapabilmesi gibi özelliklerle daha interaktif bir deneyim sunacağız.

Dtec ile olan ortaklığınızın, sektördeki diğer firmalarla rekabet açısından size ne gibi avantajlar sağladığını düşünüyorsunuz? Bu iş birliği sizi nasıl farklılaştırıyor?

Dtec’in sunduğu yapay zeka, Web3 ve IoT gibi ileri teknolojiler, araçlarımızı sıradan bir ulaşım aracından çok daha fazlasına dönüştürüyor. Bu teknolojiler, bize hem tasarımda hem de işlevsellikte rakiplerimizden farklılaşma fırsatı sunuyor. Özellikle araç içi yapay zeka asistanlarımız ve bağlantılı sistemler sayesinde, kullanıcıların araçlarıyla olan etkileşimi tamamen kişisel ve akıllı bir hale getiriyoruz. Bu da bize sektördeki diğer firmalardan farklı olarak, araç sahiplerine benzersiz bir deneyim sunma yeteneği kazandırıyor.

Son olarak, Dizaynvip’in önümüzdeki dönemdeki hedefleri ve projeleri nelerdir? Şirket olarak hangi alanlarda büyümeyi planlıyorsunuz?

Türkiye’de kişiye özel araç tasarımı ve otomotiv alanında bir sektör öncüsü olduğumu ve bir kapı açtığımı düşünüyorum. Türkiye merkezli bir firma olarak dünya çapında isimlerin araçlarını yapıyoruz. Otomobiller üzerine 300’e yakın buluşum, 3 bine yakın tasarım tescilim ve dünya çapında sayısız ödülüm var. Yapay zeka, bağlantılı araç sistemleri ve otonom sürüş gibi geleceğin teknolojilerini araçlarımıza entegre ederek, kullanıcı deneyimini daha da geliştireceğiz. Ayrıca, deniz ve hava taşıtlarında da önemli projelerimiz var. üst segment yatlar ve özel deniz araçları konusunda yeni tasarımlar geliştirmeye devam ederken, hava taşıtlarında da aynı teknolojik inovasyonları uygulayarak sektöre farklı bir boyut kazandırmayı amaçlıyoruz. Globalleşme adına, yurtdışındaki pazarlarda da daha fazla yer almak ve özellikle Avrupa ve Amerika pazarlarında varlığımızı pekiştirmek istiyoruz. Şunu söyleyebilirim ki, Dizaynvip şirketler grubu olarak, yıllardır ülke ekonomisine katkı sağlıyor, katma değeri yüksek üretim yapıp ülkeme döviz getiriyorum. Bunu daha da arttırmak için var gücümle ekibimle birlikte çalışıyorum ve çalışmaya devam edeceğim.

Söyleşi: Bora Nebioğlu